İzmir Kemeraltı Çarşısı
1638 tarihli gravürlerde rastlandığı şekilde İzmir’in o dönemdeki yerleşim alanının ortasında, Hisar Cami’ne de adını veren Hisar’ın sağ tarafında bir iç liman bulunuyor. En açık şekilde Piri Reis’in Kitab-ı Bahriye’sindeki anlatımlarda rastladığımız bu liman, Roma İmparatorluğu’nun hakimiyet dönemlerine, yani milat tarihine dek götürülebiliyor. Kemeraltı ise, liman girişini savunmak üzere inşa edilmiş bir kalenin varlığı ile ortaya çıkıyor. Limanın ağzında konumlanan ve 12. yy’da Bizanslılar tarafından kurulan İzmir Liman Kalesi, iç liman güvenliğini sağlamak hem de şehir savunmasında kilit oluşturması açısından önem taşıyordu. Farklı adlarla anılan kale, yabancı kaynaklarda ‘Neon Kastron’ veya ‘Ceneviz Şatosu’ olarak adlandırılırken, Hristiyan topluluklar tarafından ele geçirildikten sonra ise ‘Castrum Smyrnarum’ olarak isimlendiriliyor. Bu mevki, St. Jean şövalyelerine devredilince St. Petros kalesi ile tanınmaya başlıyor ve sonraki dönemlerde Le Chatesu veya Hafen Kastell isimleriyle farklı kaynaklarda yerini alıyor.