İSTANBUL UN TARİHİ ALANLARI

İSTANBUL UN TARİHİ ALANLARI

Tarihi Yarımada ya da diğer adıyla Suriçi ilk İstanbul’dur. İstanbul şehrinin ilk kurulduğu ve bu çekirdekten geliştiği bu bölge Haliç, İstanbul Boğazı ve Marmara denizi ile çevrilidir. Yarımada, denize uzanışıyla, insanlığa altın tepside sunulan bir ödül gibidir. 

İstanbul hem Süleymaniye, hem Ayasofyadır… Hem Alman Çeşmesi hem Dikilitaş, hem Topkapı Sarayıdır… Hem ezan hem çandır İstanbul… Kilisedir, sinegogdur.. Her bir köşesindeki camilerden yükseler ezan seslerinde, cümle âlemi ve yaratılanı kucaklamanın şefkati vardır… Doğu olduğu kadar Batıdır İstanbul… Kavuşmaların, kavşakların, birleşmelerin, el ele tutuşmaların simgesidir…  Mazi ile geleceğin harmanlandığı büyülü bir şehirdir İstanbul…
 
Topkapı Sarayı, Ayasofya ve Süleymaniye başta olmak üzere Bizans ve Osmanlı döneminden kalma onlarca saray, cami, kilise, dikilitaş ve sivil mimari örnekleri tarihi yarımadanın simge eserleridir ve yarımada 1985 yılından bu yana UNESCO Dünya Miras listesindedir.
Tarihi Yarımada, Türkiye’nin olduğu gibi dünyanın da gözbebeğidir.
Kalpten üflenen bir musikinin notaları gibi İstanbul’un ufkunda yükselen kubbe ve minarelerle, kiliselerle, sinegolarla, geçmişin seslerinin yankılandığı sokaklarıyla cihanın kalbi burada atar gibidir.